1. HUTBE:
Elhamdulillah, ve eşhedu enla ilahe
illa Allah, vehdehu la şerikeleh.
Tanrı’ya hamd ediyoruz, ve şahitlik
ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur, tektir, ortağı yoktur.
Bugünkü hutbede ‘’Sadece Kuran’’
kavramı üzerinde konuşmak istiyorum.
Kuran, Tüm Kuran,
Kuran Dışında Hiçbir Şey
[6:19] De ki, ‘’Kimin şahitliği en
büyüktür?’’ De ki, ‘’TANRI’nın. O, benimle sizin aranızda şahittir ki, bu
Kuran* size ve ulaştığı herkese onu vaaz etmem için bana vahyedildi. Gerçekten
de siz TANRI’nın yanında başka tanrılar* olduğuna şahitlik ediyorsunuz.’’ De
ki, ‘’Ben sizin yaptığınız gibi tanıklık etmem; sadece tek bir tanrı var ve ben
sizin putperestliğinizi reddediyorum.’’
*6:19 Bu ayet, dini hidayetin tek
kaynağının Kuran olduğunu ilan ediyor. Hadis ve Sünnet (Peygambere atfedilen
yalanlar) gibi ilave kaynakları onaylayanlar putperestler olarak tanımlanıyor.
-----
[6:38] Dünyadaki tüm yaratıklar ve
kanatlarla uçan tüm kuşlar sizin gibi toplumlardır. Biz bu kitapta hiçbir şeyi
eksik bırakmadık. ** Tüm bu yaratıklar Rablerine toplanacaklardır.
**6:38 Ebedi Ahiret hayatımızla
alakalı tüm bilgiler Kuran’da yer almaktadır. Gerçek inananlar tereddüt etmeden
Tanrı’nın ‘’Biz bu kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık’’ ifadesini kabul
ederler. Bu ifadenin ve benzer ifadelerin önemi her birisinin 19 Arapça harften
oluşması gerçeği ile yansıtılmaktadır (Appendiks 19).
-------
Kuran: Tamamen
Detaylı*
[6:114] Size bu kitabı tamamen detaylı
olarak indirmişken, yasa/hüküm kaynağı olarak TANRI’dan başkasını mı arayayım?*
Kitap alanlar, onun Rabbinden gerçek olarak indirildiğini bilirler. Hiçbir
şüpheye kapılma.
[6:115] Rabbinin kelamı doğruluk ve
adalet bakımından tamdır.* Hiçbir şey O’nun kelimelerini yürürlükten
kaldıramaz. O, İşitendir, Her Şeyi Bilendir.
*6:113-115 Kuran’ın yanında herhangi
bir kaynağı kabul etmek Kuran’a inançsızlığı gösterir (Appendiks 18).
Şimdi bir ayetlere dikkatinizi çekmek
istiyorum.
[15:90] Bölücülerle biz ilgileneceğiz.
[15:91] Onlar Kuran’ı sadece kısmen
kabul ediyorlar.
[15:92] Rabbine andolsun ki, onların
hepsini sorguya çekeceğiz,
[15:93] yaptıkları her şey ile
alakalı.
Net bir şekilde anlaşılıyor ki, ‘’SADECE
KURAN’’ demek tüm Kuran’ı içindeki tüm emirlerle beraber, bir bütün olarak
kabul etmektir. Kuran’ın bir kısmını alıp, diğer kısmını göz ardı etmek ‘’Sadece
Kuran’’ değildir.
Şimdi Kuran’da geçen bazı noktalara
dikkatinizi çekmek istiyorum. Böylelikle ‘’Sadece Kuran’’ sloganı ile bir
kısmının nasıl reddedildiğini görebileceğiz.
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’ı
tek yasa ve yasak kaynağı olarak kabul etmemiz emredilmektedir [6:114].
>> ‘’ Kuran’da’’ bize Kuran’ı
tamamen (kısmen değil) kabul etmemiz ve içindekilere eksiksiz uymamız
emredilmektedir.
[15:91] Onlar Kuran’ı sadece kısmen
kabul ediyorlar.]
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere açıkça
19 mucizesinin olduğu söylenmektedir ve bu mucizenin verileri Kuran boyunca yer
almaktadır [74. Sure 19 mucizesinden bahsetmektedir)
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’dan
sonra elçiler geleceği söylenmektedir. [7:35, 3:81].
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere tüm
peygamberlerden sonra bir elçinin geleceği, bu elçinin tüm dinleri arındırıp,
saflaştıracağı söylenmektedir ve bu elçiyi kabul etmeyenlerin artık Müslüman (teslim
olan) olmadığı söylenmektedir.
Tanrı’nın
Misak Elçisi’ni Reddedenler İnkarcılardır
[3:82]
Bunu (Kuran’ın kehanetini) reddedenler yoldan çıkmışların ta kendileridir.
>> ‘’Kuran’da’’, 5:19 ayetinde
Misak Elçisi’nin bizlere gelip bir şeyler açıklayacağı söylenmektedir.
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’ı
sadece samimi kişilerin kavrayacağı söylemektedir.
[56:79] Samimilerden başka hiç kimse
onu kavrayamaz.*
>> ‘’Kuran’da’’ bizlere ısrarla
ve defalarca (25 defadan fazla) elçilere itaat etmemiz emredilmektedir.
-------------------------------
Şu ana kadar gözlemlediğim kadarıyla
‘’SADECE KUR’AN’’ çatısı altında 4 grup mevcut.
1. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar,
ancak Kuran’ın Matematiksel Mucizesini reddediyorlar, yalanlıyorlar.
9:128,129’un Tanrı’ya ait olduğunu söylüyorlar (Yaşar Nuri Öztürk, Erhan Aktaş,
Hakkı Yılmaz, Sam Garrens bunlara sadece birkaç örnek. Çok kişi var.)
Soru: Bunlar Sadece Kuran’ı kabul
ediyorlar mı? Kuran’ın bir kısmını kabul, bir kısmını reddetmiyorlar mı? Sadece
Kuran demek, Kuran’ın bütününü kabul etmek değil midir?
2. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19
mucizesini kabul ediyorlar ancak Reşad Halife’yi elçi olarak kabul etmiyorlar.
(Yaşar Nuri bu gruba da girer, Facebook’ta ve ayrıca Youtube'taki Reşad Halife
ile ilgili videoların altında yazılan yorumlardan böyle birçok kişinin olduğunu
görürsünüz) Hatta bazıları 19 mucizesini kabul edip 9:128, 129'u da kabul
ediyor. Bu daha da garip bir durum.
Soru: Bu Sadece Kuran mıdır? Kuran’ın
apaçık ayetlerini görmezden gelmek değil midir? Kuran’daki birçok ayeti göz ardı
etmek değil midir? Bunların Tanrı
algısında problem yok mudur? Yani Tanrı’nın ‘’Kuran’a sadece samimiler
dokunabilir’’ ayetini görmezden gelmiyorlar mı? Tanrı’nın Kendisine
varsayım/iftira/yalan atfedecek birisine Kuran'ın en büyük delilini göstereceği
algısını nasıl besleyebiliyorlar? Tanrı'nın ''Her Şeye Gücü Yeten'' olmasına
zıt değil mi bu?
3. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19
mucizesini kabul ediyorlar ve Reşad’ın elçi olduğunu dilleriyle söylüyorlar.
Ancak 2. Grupla tıpa tıp aynı yolu takip ediyorlar. Reşad’ın elçi olarak
söylediklerinin ve Misak Elçisi olarak deklere ettiği 14 görevini tamamen
görmezden geliyorlar. Kendi fikirlerini takip ediyorlar. Yani tüm Kuran’ı veya
Kuran’ı tamamen kabul etmiyorlar (Edip Yüksel ve Türkiye’de bu işle ilgili
kişilerin Edip Yüksel’in de etkisiyle %90’ından fazlası maalesef böyle).
4. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19
Mucizesini ve Reşad Halife’nin elçiliğini kabul ediyorlar. O’nun Tanrı adına
söylediği şeylere itaat ediyorlar. Ve İslam (Teslimiyet) Dininin bir elçisi
olduğunu söyleyen ve onun sütunlarını Kuran yoluyla veya Kuran yardımıyla
orijinal haline getirdiğini söyleyen Tanrı’nın Misak Elçisine uyuyorlar ve onun
Kuranî öğretilerini kabul ediyorlar.
Reşad Halife tüm gözle görünen ve kendisine
ait olduğu %100 kesin olan dokümanlarda 4. Grup dışındaki diğer grupları
ikiyüzlü olarak nitelendiriyor
(Referanslar:
“Tooboo Ela Allah’’ Tövbe edelim.
2. Hutbe
Elhamdulillah, ve eşhedu enla ilahe
illa Allah, vehdehu la şerikeleh.
Tanrı’ya hamd ediyoruz, ve şahitlik
ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur, tektir, ortağı yoktur.
Burada aşağıda okuyacağım ayetler de
bizlere yol göstericidir. Tanrı’nın, Elçi Muhammed’i çok sıkı kontrol ettiğini
görüyoruz. Eğer Tanrı’nın kendisine elçi olarak emrettiği şeyden çıkarsa O’nu
can damarından yakalayacağını ve ona vahyi keseceğini söyler. Bu ayetler bize
ne anlatıyor? Tanrı’nın Elçilerini tamamen kontrol ettiğini söylüyor. Kendisi
adına söylediklerine güvenmemiz gerektiğini söylüyor.
[69:44] Eğer başka herhangi bir öğreti
dile getirmiş olsaydı.
[69:45] Onu cezalandırırdık.
[69:46] Ona vahyi keserdik.
[69:47] Hiçbiriniz ona yardım
edemezdi.
Soru: Reşad Halife’nin Tanrı’ya yalan
ve iftira veya varsayım isnat ettiğini düşünürsek (Haşa). Tanrı sonsuz ilmi
ile, geleceği bilmesi ile Reşad Halife’nin kendisine iftira ve yalan
uyduracağını önceden bilemez miydi? Peki böyle birisine en büyük mucizesini
[74:35] verir miydi? ‘’Tanrı algımızı’’ gözden geçirelim….
Tanrı’ya olan güvenimizle hareket
etmeliyiz. Tanrı’ya güvenmemiz gerekir.
Soru: Peki Namazı, Haccı, Zekatı Tanrı’nın
Misak Elçisinin Kuran yardımıyla düzelttiği gibi yapmak şirk midir?
Putlaştırmak mıdır?
14 görev içerisinde tek bir ek yasa
var mıdır?
Reşad Halife en başından beri ‘’Kuran,
Tüm Kuran, Kuran Dışında Hiçbir Şey’’ diyor. Bu kişinin Kuran’a ek bir hüküm söylemesi
düşünülebilir mi?
Kuran’da Tanrı’nın yetkilendirmediği,
hakkında delil indirmediği şeyleri Tanrı’ya atfetmek kınanmaktadır. Hadis ve
Sünnetteki Kuran’a ek/eş/zıt hükümler böyledir. Ancak, Tanrı’nın
yetkilendirdiği yolu takip etmek şirk değildir. Görmezden gelip yalanlamak asıl
tehlikedir, iki yüzlülüktür.
Örneğin Tanrı, elçisini
görevlendirerek tüm inananlara namazı Kuran yolu ile gösteriyor. İbrahim’den bu
yana gelen uygulamayı Kuran’ı kullanarak şirklerden arındırıyor. Bu metodu
uygulayıp evrensel olarak aynı olan namazın içindeki şirkleri atıp devam
ettirmek şirk midir? Yoksa herkesin kendi kafasına göre bir din uydurması mı
şirktir? Böyle yapan birisi kendi fikirlerini Tanrı’ya aft etmiş olmaz mı?
Tanrı’ya ait olmayanı, Tanrı asıl yolu göstermişken Tanrı’ya aitmiş gibi yapmak
şirk değil midir?
Reşad Halife, kendisinin 3:81 ayetinde
söz verilen Misak Elçisi olduğunu söylüyor. Buna en büyük delil olarak 19
mucizesini getiriyor. Ve Tanrı’nın Misak Elçisinin 14 temel görevinin olduğunu
söylüyor. Bunlardan birisi de dinin temel sütunlarının asli/orijinal haline
getirmek olduğunu söylüyor. Yukarıda sözünü ettiğim 3. grup, hem onun elçi
olduğunu söylüyor hem de bunları tamamen göz ardı ediyor. Eylemleri ile bu
kişinin elçilik misyonunu tamamen yalanlıyorlar. ‘’Varsaydı, zannetti’’ gibi
komik gerekçelerle kendilerini kandırma yoluna gidiyorlar.
Tanrı’nın elçisine inanıp, Tanrı’ya
güvenip bunları dikkate alarak uygulayanlara da kendilerini kandırarak
‘’putlaştırma’’ yaftası yapıştırmaya çalışıyorlar.
Aslında, kendi fikirlerini, heva ve
heveslerini uygulamak için kendilerini kandırıyorlar.
Aşağıdaki liste Reşad Halife’nin
kendisi tarafından Yetkilendirilmiş Kuran Çevirisinin sonundaki Appendiks 2’de
verilmiştir. Aşağıda Türkçe tercümesi yer almaktadır. Şöyle ki,
Aşağıdaki, Tanrı’nın Misak Elçisinin
temel görevlerinin bir listesidir:
1. Kuran’ın matematiksel mucizesini
ortaya çıkarıp ilan etmek (Appendiks 1)
2. İki sahte ayet olan 9:128-129’u
ifşa edip Kuran’dan çıkarmak (App. 24)
3. Yaşamlarımızın amacını; neden
burada olduğumuzu açıklamak (Appendiks 7)
4. Tüm insanlar için tek bir dini ilan
etmek ve Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam’ı etkileyen tüm bozulmaları gösterip
temizlemek (Appendiksler 13, 15, 19)
5.
Zekâtın (zorunlu bağış) kurtuluş için bir ön şart olduğunu ilan etmek
(7:156) ve Zekâtı yerine getirmenin doğru metodunu açıklamak (Appendiks 15)
6. Dünyanın sonunu ortaya çıkarmak
(Appendiks 25)
7. 40 yaşından önce ölenlerin Cennete
gittiğini ilan etmek (Appendiks 32)
8. İsa’nın ölümünü açıklamak
(Appendiks 22)
9. Kuran’ın Muhammed’e iletilmesini,
sonra Muhammed aracılığıyla iletilmesini açıklamak (Appendiks 28)
10.
Muhammed’in, Tanrı’nın vahiylerini (Kuran) kendi eli ile yazdığını
duyurmak (Appendiks 28)
11. Tanrı’ya iman edenlerin çoğunun
neden Cennete girmeyeceğini açıklamak (Appendiks 27)
12. Tanrı’nın asla İbrahim’e kendi
oğlunu öldürmesini emretmediğini ilan etmek (Appendiks 9)
13. Mükemmel mutluluğun sırrını ilan
etmek (Giriş, xx)
14. Bir ceza adalet sistemi inşa etmek
(Appendiks 37)
Reşad Halife kendi kafasına göre 3:81
ayetinde sözü edilen elçinin görevlerini belirleyebilir mi? Elbetteki hayır! Bu
görevler kendisine Tanrı tarafından verilmiştir. Zaten bu görevler için
Appendiks 25’te ‘’BANA YÜKLENEN GÖREVLER’’ ifadesini kullanıyor. Yukardaki
görevleri dikkate alıp bunlara uymak/inanmak Tanrı’ya uymaktır. Çünkü Tanrı
adına söylenmektedir.
Ekimu Salat….
Yorumlar
Yorum Gönder