Cuma Hutbesi (20.09.2019)


1. HUTBE:

Elhamdulillah, ve eşhedu enla ilahe illa Allah, vehdehu la şerikeleh.

Tanrı’ya hamd ediyoruz, ve şahitlik ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur, tektir, ortağı yoktur.

Bugünkü hutbede ‘’Sadece Kuran’’ kavramı üzerinde konuşmak istiyorum.


Kuran, Tüm Kuran, Kuran Dışında Hiçbir Şey
[6:19] De ki, ‘’Kimin şahitliği en büyüktür?’’ De ki, ‘’TANRI’nın. O, benimle sizin aranızda şahittir ki, bu Kuran* size ve ulaştığı herkese onu vaaz etmem için bana vahyedildi. Gerçekten de siz TANRI’nın yanında başka tanrılar* olduğuna şahitlik ediyorsunuz.’’ De ki, ‘’Ben sizin yaptığınız gibi tanıklık etmem; sadece tek bir tanrı var ve ben sizin putperestliğinizi reddediyorum.’’

*6:19 Bu ayet, dini hidayetin tek kaynağının Kuran olduğunu ilan ediyor. Hadis ve Sünnet (Peygambere atfedilen yalanlar) gibi ilave kaynakları onaylayanlar putperestler olarak tanımlanıyor.
-----
[6:38] Dünyadaki tüm yaratıklar ve kanatlarla uçan tüm kuşlar sizin gibi toplumlardır. Biz bu kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık. ** Tüm bu yaratıklar Rablerine toplanacaklardır.

**6:38 Ebedi Ahiret hayatımızla alakalı tüm bilgiler Kuran’da yer almaktadır. Gerçek inananlar tereddüt etmeden Tanrı’nın ‘’Biz bu kitapta hiçbir şeyi eksik bırakmadık’’ ifadesini kabul ederler. Bu ifadenin ve benzer ifadelerin önemi her birisinin 19 Arapça harften oluşması gerçeği ile yansıtılmaktadır (Appendiks 19).
-------
Kuran: Tamamen Detaylı*
[6:114] Size bu kitabı tamamen detaylı olarak indirmişken, yasa/hüküm kaynağı olarak TANRI’dan başkasını mı arayayım?* Kitap alanlar, onun Rabbinden gerçek olarak indirildiğini bilirler. Hiçbir şüpheye kapılma.

[6:115] Rabbinin kelamı doğruluk ve adalet bakımından tamdır.* Hiçbir şey O’nun kelimelerini yürürlükten kaldıramaz. O, İşitendir, Her Şeyi Bilendir.

*6:113-115 Kuran’ın yanında herhangi bir kaynağı kabul etmek Kuran’a inançsızlığı gösterir (Appendiks 18).

Şimdi bir ayetlere dikkatinizi çekmek istiyorum.

[15:90] Bölücülerle biz ilgileneceğiz.

[15:91] Onlar Kuran’ı sadece kısmen kabul ediyorlar.

[15:92] Rabbine andolsun ki, onların hepsini sorguya çekeceğiz,

[15:93] yaptıkları her şey ile alakalı.


Net bir şekilde anlaşılıyor ki, ‘’SADECE KURAN’’ demek tüm Kuran’ı içindeki tüm emirlerle beraber, bir bütün olarak kabul etmektir. Kuran’ın bir kısmını alıp, diğer kısmını göz ardı etmek ‘’Sadece Kuran’’ değildir.


Şimdi Kuran’da geçen bazı noktalara dikkatinizi çekmek istiyorum. Böylelikle ‘’Sadece Kuran’’ sloganı ile bir kısmının nasıl reddedildiğini görebileceğiz.


>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’ı tek yasa ve yasak kaynağı olarak kabul etmemiz emredilmektedir [6:114].

>> ‘’ Kuran’da’’ bize Kuran’ı tamamen (kısmen değil) kabul etmemiz ve içindekilere eksiksiz uymamız emredilmektedir.
[15:91] Onlar Kuran’ı sadece kısmen kabul ediyorlar.]

>> ‘’Kuran’da’’ bizlere açıkça 19 mucizesinin olduğu söylenmektedir ve bu mucizenin verileri Kuran boyunca yer almaktadır [74. Sure 19 mucizesinden bahsetmektedir)

>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’dan sonra elçiler geleceği söylenmektedir. [7:35, 3:81].

>> ‘’Kuran’da’’ bizlere tüm peygamberlerden sonra bir elçinin geleceği, bu elçinin tüm dinleri arındırıp, saflaştıracağı söylenmektedir ve bu elçiyi kabul etmeyenlerin artık Müslüman (teslim olan) olmadığı söylenmektedir.
Tanrı’nın Misak Elçisi’ni Reddedenler İnkarcılardır
[3:82] Bunu (Kuran’ın kehanetini) reddedenler yoldan çıkmışların ta kendileridir.

>> ‘’Kuran’da’’, 5:19 ayetinde Misak Elçisi’nin bizlere gelip bir şeyler açıklayacağı söylenmektedir.

>> ‘’Kuran’da’’ bizlere Kuran’ı sadece samimi kişilerin kavrayacağı söylemektedir.
[56:79] Samimilerden başka hiç kimse onu kavrayamaz.*

>> ‘’Kuran’da’’ bizlere ısrarla ve defalarca (25 defadan fazla) elçilere itaat etmemiz emredilmektedir.

-------------------------------

Şu ana kadar gözlemlediğim kadarıyla ‘’SADECE KUR’AN’’ çatısı altında 4 grup mevcut.

1. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar, ancak Kuran’ın Matematiksel Mucizesini reddediyorlar, yalanlıyorlar. 9:128,129’un Tanrı’ya ait olduğunu söylüyorlar (Yaşar Nuri Öztürk, Erhan Aktaş, Hakkı Yılmaz, Sam Garrens bunlara sadece birkaç örnek. Çok kişi var.)

Soru: Bunlar Sadece Kuran’ı kabul ediyorlar mı? Kuran’ın bir kısmını kabul, bir kısmını reddetmiyorlar mı? Sadece Kuran demek, Kuran’ın bütününü kabul etmek değil midir?

2. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19 mucizesini kabul ediyorlar ancak Reşad Halife’yi elçi olarak kabul etmiyorlar. (Yaşar Nuri bu gruba da girer, Facebook’ta ve ayrıca Youtube'taki Reşad Halife ile ilgili videoların altında yazılan yorumlardan böyle birçok kişinin olduğunu görürsünüz) Hatta bazıları 19 mucizesini kabul edip 9:128, 129'u da kabul ediyor. Bu daha da garip bir durum.

Soru: Bu Sadece Kuran mıdır? Kuran’ın apaçık ayetlerini görmezden gelmek değil midir? Kuran’daki birçok ayeti göz ardı etmek değil midir?  Bunların Tanrı algısında problem yok mudur? Yani Tanrı’nın ‘’Kuran’a sadece samimiler dokunabilir’’ ayetini görmezden gelmiyorlar mı? Tanrı’nın Kendisine varsayım/iftira/yalan atfedecek birisine Kuran'ın en büyük delilini göstereceği algısını nasıl besleyebiliyorlar? Tanrı'nın ''Her Şeye Gücü Yeten'' olmasına zıt değil mi bu?

3. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19 mucizesini kabul ediyorlar ve Reşad’ın elçi olduğunu dilleriyle söylüyorlar. Ancak 2. Grupla tıpa tıp aynı yolu takip ediyorlar. Reşad’ın elçi olarak söylediklerinin ve Misak Elçisi olarak deklere ettiği 14 görevini tamamen görmezden geliyorlar. Kendi fikirlerini takip ediyorlar. Yani tüm Kuran’ı veya Kuran’ı tamamen kabul etmiyorlar (Edip Yüksel ve Türkiye’de bu işle ilgili kişilerin Edip Yüksel’in de etkisiyle %90’ından fazlası maalesef böyle).

4. GRUP: ‘’Sadece Kuran’’ diyorlar. 19 Mucizesini ve Reşad Halife’nin elçiliğini kabul ediyorlar. O’nun Tanrı adına söylediği şeylere itaat ediyorlar. Ve İslam (Teslimiyet) Dininin bir elçisi olduğunu söyleyen ve onun sütunlarını Kuran yoluyla veya Kuran yardımıyla orijinal haline getirdiğini söyleyen Tanrı’nın Misak Elçisine uyuyorlar ve onun Kuranî öğretilerini kabul ediyorlar.

 Reşad Halife tüm gözle görünen ve kendisine ait olduğu %100 kesin olan dokümanlarda 4. Grup dışındaki diğer grupları ikiyüzlü olarak nitelendiriyor
(Referanslar:


“Tooboo Ela Allah’’ Tövbe edelim.


2. Hutbe
Elhamdulillah, ve eşhedu enla ilahe illa Allah, vehdehu la şerikeleh.

Tanrı’ya hamd ediyoruz, ve şahitlik ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur, tektir, ortağı yoktur.


Burada aşağıda okuyacağım ayetler de bizlere yol göstericidir. Tanrı’nın, Elçi Muhammed’i çok sıkı kontrol ettiğini görüyoruz. Eğer Tanrı’nın kendisine elçi olarak emrettiği şeyden çıkarsa O’nu can damarından yakalayacağını ve ona vahyi keseceğini söyler. Bu ayetler bize ne anlatıyor? Tanrı’nın Elçilerini tamamen kontrol ettiğini söylüyor. Kendisi adına söylediklerine güvenmemiz gerektiğini söylüyor.

[69:44] Eğer başka herhangi bir öğreti dile getirmiş olsaydı.

[69:45] Onu cezalandırırdık.

[69:46] Ona vahyi keserdik.

[69:47] Hiçbiriniz ona yardım edemezdi.


Soru: Reşad Halife’nin Tanrı’ya yalan ve iftira veya varsayım isnat ettiğini düşünürsek (Haşa). Tanrı sonsuz ilmi ile, geleceği bilmesi ile Reşad Halife’nin kendisine iftira ve yalan uyduracağını önceden bilemez miydi? Peki böyle birisine en büyük mucizesini [74:35] verir miydi? ‘’Tanrı algımızı’’ gözden geçirelim….

Tanrı’ya olan güvenimizle hareket etmeliyiz. Tanrı’ya güvenmemiz gerekir.

Soru: Peki Namazı, Haccı, Zekatı Tanrı’nın Misak Elçisinin Kuran yardımıyla düzelttiği gibi yapmak şirk midir? Putlaştırmak mıdır?

14 görev içerisinde tek bir ek yasa var mıdır?

Reşad Halife en başından beri ‘’Kuran, Tüm Kuran, Kuran Dışında Hiçbir Şey’’ diyor. Bu kişinin Kuran’a ek bir hüküm söylemesi düşünülebilir mi?

Kuran’da Tanrı’nın yetkilendirmediği, hakkında delil indirmediği şeyleri Tanrı’ya atfetmek kınanmaktadır. Hadis ve Sünnetteki Kuran’a ek/eş/zıt hükümler böyledir. Ancak, Tanrı’nın yetkilendirdiği yolu takip etmek şirk değildir. Görmezden gelip yalanlamak asıl tehlikedir, iki yüzlülüktür.

Örneğin Tanrı, elçisini görevlendirerek tüm inananlara namazı Kuran yolu ile gösteriyor. İbrahim’den bu yana gelen uygulamayı Kuran’ı kullanarak şirklerden arındırıyor. Bu metodu uygulayıp evrensel olarak aynı olan namazın içindeki şirkleri atıp devam ettirmek şirk midir? Yoksa herkesin kendi kafasına göre bir din uydurması mı şirktir? Böyle yapan birisi kendi fikirlerini Tanrı’ya aft etmiş olmaz mı? Tanrı’ya ait olmayanı, Tanrı asıl yolu göstermişken Tanrı’ya aitmiş gibi yapmak şirk değil midir?

Reşad Halife, kendisinin 3:81 ayetinde söz verilen Misak Elçisi olduğunu söylüyor. Buna en büyük delil olarak 19 mucizesini getiriyor. Ve Tanrı’nın Misak Elçisinin 14 temel görevinin olduğunu söylüyor. Bunlardan birisi de dinin temel sütunlarının asli/orijinal haline getirmek olduğunu söylüyor. Yukarıda sözünü ettiğim 3. grup, hem onun elçi olduğunu söylüyor hem de bunları tamamen göz ardı ediyor. Eylemleri ile bu kişinin elçilik misyonunu tamamen yalanlıyorlar. ‘’Varsaydı, zannetti’’ gibi komik gerekçelerle kendilerini kandırma yoluna gidiyorlar.

Tanrı’nın elçisine inanıp, Tanrı’ya güvenip bunları dikkate alarak uygulayanlara da kendilerini kandırarak ‘’putlaştırma’’ yaftası yapıştırmaya çalışıyorlar.


Aslında, kendi fikirlerini, heva ve heveslerini uygulamak için kendilerini kandırıyorlar.


Aşağıdaki liste Reşad Halife’nin kendisi tarafından Yetkilendirilmiş Kuran Çevirisinin sonundaki Appendiks 2’de verilmiştir. Aşağıda Türkçe tercümesi yer almaktadır. Şöyle ki,

Aşağıdaki, Tanrı’nın Misak Elçisinin temel görevlerinin bir listesidir:

1. Kuran’ın matematiksel mucizesini ortaya çıkarıp ilan etmek (Appendiks 1)
2. İki sahte ayet olan 9:128-129’u ifşa edip Kuran’dan çıkarmak (App. 24)
3. Yaşamlarımızın amacını; neden burada olduğumuzu açıklamak (Appendiks 7)
4. Tüm insanlar için tek bir dini ilan etmek ve Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam’ı etkileyen tüm bozulmaları gösterip temizlemek (Appendiksler 13, 15, 19)
5.  Zekâtın (zorunlu bağış) kurtuluş için bir ön şart olduğunu ilan etmek (7:156) ve Zekâtı yerine getirmenin doğru metodunu açıklamak (Appendiks 15)
6. Dünyanın sonunu ortaya çıkarmak (Appendiks 25)
7. 40 yaşından önce ölenlerin Cennete gittiğini ilan etmek (Appendiks 32)
8. İsa’nın ölümünü açıklamak (Appendiks 22)
9. Kuran’ın Muhammed’e iletilmesini, sonra Muhammed aracılığıyla iletilmesini açıklamak (Appendiks 28)
10.  Muhammed’in, Tanrı’nın vahiylerini (Kuran) kendi eli ile yazdığını duyurmak (Appendiks 28)
11. Tanrı’ya iman edenlerin çoğunun neden Cennete girmeyeceğini açıklamak (Appendiks 27)
12. Tanrı’nın asla İbrahim’e kendi oğlunu öldürmesini emretmediğini ilan etmek (Appendiks 9)
13. Mükemmel mutluluğun sırrını ilan etmek (Giriş, xx)
14. Bir ceza adalet sistemi inşa etmek (Appendiks 37)

Reşad Halife kendi kafasına göre 3:81 ayetinde sözü edilen elçinin görevlerini belirleyebilir mi? Elbetteki hayır! Bu görevler kendisine Tanrı tarafından verilmiştir. Zaten bu görevler için Appendiks 25’te ‘’BANA YÜKLENEN GÖREVLER’’ ifadesini kullanıyor. Yukardaki görevleri dikkate alıp bunlara uymak/inanmak Tanrı’ya uymaktır. Çünkü Tanrı adına söylenmektedir.

Ekimu Salat….

Yorumlar