Muhammed Peygamber'den Sonra Elçi Geldi mi?
Biraz ezber bozup gerçekleri arayalım.
Zaten tek seçeneğimiz bu.
Diğer seçenek ise körü körüne anadan-babadan-çevreden ne
gördü isek ona sorgulamadan inanmak...
Ama bu bana çok güvenli gelmiyor. Ebedi hayat noktasında özellikle güvenli
değil...Sorgulamadan inanmak ahiret için büyük bir risk oluşturuyor.
İnsanlar rahatlarını bozmak istemezler. Sorgulamak çeşitli
riskleri beraberinde getirir. Mesela sorgulayınca ulaştığınız gerçekleri kabul
etme ''riskiniz'' vardır. Bu gerçekler sosyal hayatınızı derinden
etkileyebilir. Bir anda tüm ailenizi, eşinizi, dostunuzu karşınıza
alıvermişsinizdir. Bu bir risktir. Sorgulamak, ama iyi niyetli, gerçekleri
arama niyeti ile sorgulama bizleri nereye götürürse götürsün en güvenli ve en
güzel yoldur. Bu herkesin üzerinde mutabık kalacağı bir nokta. İsterse
çevremizdeki herkesi silip süpürsün...
Aşağıdaki konuda bir sorgulama yapmak ve objektif olmak
birçok klişe ve yanlış inancı sarsabilir.
Geleneksel dinde (Sünni, Şia) Muhammed Peygamber'den sonra
hiçbir elçinin [Resul] gelmeyeceği ifade ediliyor.
Peki Rabbimiz Kur'anda ne diyor? Bunu değerlendirelim...
Kuran-ı Kerimde ''Resul ve Nebi'' kavramları geçer. Bu
ikisinin tanımı ayetlerde verilen örnekler ile çok net bir şekilde ayrılmıştır.
Aşağıda paylaşacağım ayetlerde bu ikisinin ayrımı anlaşılacaktır.
[3.81] ALLAH peygamberlerden (nebilerden) şöyle misak
almıştı: 'Size kitap ve hikmet vereceğim. Daha sonra, beraberinizdekileri doğrulayan
bir elçi (resul) geldiğinde ona inanacak ve onu destekleyeceksiniz. Bunu kabul
ettiniz mi ve bu sözleşmeyi yerine getireceğinize söz verdiniz mi,' demişti.
Onlar 'Kabul ettik,' deyince, 'Öyleyse şahid olun, ben de sizinle beraber şahid
olanlardanım,' demişti.
Bu ayetten;
Nebi: Kendisine kitap verilen
Resul: Var olanı doğrulayan (doğru olduğunu gösteren) olduğu
net bir şekilde anlaşılır.
Bu ayetten anlıyoruz ki, Allah daha insanlığı dünyaya
göndermeden önce tüm Peygamberleri topluyor ve onlarla sözleşiyor. Ve bir
''Misak'' yapıyor. Onları gönderdikten sonra, onlarla beraber gönderdiği
kitapların doğru olduğunu (yani gerçekten Allah'tan olduğunu) gösterecek bir
elçi (resul) göndereceğini söylüyor. Basit bir mantıkla Hz. Muhammed, Peygamber
olduğuna göre, yani kendisine kitap verildiğine göre Ondan sonra Kuran-ı Kerimi
doğrulayacak bir Elçi gelecektir.
Ancak geleneksel dinde Son Elçi'nin Muhammed Peygamber
olduğu iddia ediliyor. Deniliyor ki 3.81 ayetinde Allah diğer peygamberlerle
sözleşmiş ve Muhammed Peygamberi göndereceğini söylemiştir. Evet Allah bunun
iddia edilip gerçeklerin gizleneceğini bildiği için bu ''misakı'' Muhammed
Peygamberden de aldığını 33.7'de ifade ediyor.
[33.7] Nebilerden (peygamberlerden) misak (söz) almıştık.
Senden, Nuh'dan, İbrahim'den, Musa'dan ve Meryem oğlu İsa'dan... Onlardan
sapasağlam bir söz almıştık.
Burada Senden de diyerek orada misak aldığı Peygamberlerden
birisinin de Muhammed Peygamber olduğunu söylüyor. Buradan da açıkça anlıyoruz
ki Muhammed Peygamber'den sonra kesinlikle bir elçi gönderilecek.
Şu ayete de dikkatinizi çekiyorum:
[33.40] Muhammed, adamlarınızdan herhangi birisinin babası
olmadı. Ancak o ALLAH'ın elçisi (rasulü) ve son peygamber (nebi) oldu. ALLAH
her şeyi iyi bilir.
Peki burada neden SON RESUL VE SON NEBİ dememiş de,
özellikle Allah'ın ELÇİSİ ve SON NEBİ demiş?
Evet, Yüce Kitabımızı okumaya ve anlamaya, hurafelerden
kurtulmaya devam edelim.
Şimdi başka birkaç ayet daha paylaşacağım.
[72.25] De ki, 'Size söz verilen (kıyamet) yakın mıdır yoksa
Rabbim onun için uzun bir süre mi belirlemiştir bilmiyorum.
[72.26] O geleceği bilendir; ve O sırrını hiç kimseye
göstermez.
[72.27] Ancak seçtiği bir elçi hariç; nitekim O, o elçiden
önceye ve sonraya ait bir gözlem sunar.
[72.28] Böylece, elçilerin Rab'lerinin mesajını ilettikleri
ortaya çıksın. O onların yaptıklarını tümüyle kuşatmıştır ve herşeyi sayı
olarak hesaplamıştır.
Bu 4 ayetten şunları anlıyoruz: Muhammed Peygamberin
kıyametin tarihini bilmediğini görüyoruz ve Allah'ın kendisinden başka bir
Elçiye (Dikkat!! Nebi değil, Resul...) göstereceğini görüyoruz.
Bu elçinin özelliklerini de sayıyor.
1. Kıyametin tarihini bildirecek
2. Kendinden önceye ve sonraya ait gözlemler sunacak.
3. Tüm Elçilerin Rab'lerinden getirdikleri mesajın gerçekten
Allah'tan geldiğini gösterecek.
4. Allah'ın herşeyi sayı olarak tespit ettiğini gösterecek.
Yukarıdaki ayetlerin hepsinden şu anlaşılıyor: Muhammed
Peygamber dahil tüm Peygamberlerden sonra ''Misak Elçisi'' gelecektir.
Peki her ben elçiyim diyen Allah'ın elçisi midir. Çok şükür
Rabbimiz bu konuda da bizleri bilgilendiriyor. Kuran'da Elçilerin 3 temel
özelliğini sayıyor. Bu 3 kritere uyması gerekiyor.
1. Tevhide çağırması, yani şirkten insanları Tevhide,
birliğe çağırması
2. Bundan dolayı kimseden ücret istememesi.
3. Kendisinin elçi olduğunu gösteren, Allah tarafından
verilmiş bir mucize ile gelmesi.
Peki gelmiş mi bu elçi?
Mevcut dinler bu kadar bozulmuş iken, dinler adına binlerce
hurafe uydurulup kanlar akıtılırken, Yüce Rabbimizin rahmeti ile samimi
insanları bu karanlıklardan aydınlığa çıkaracak, yukarıdaki açıkca müjde
verilen Misak Elçi gelmiştir.
Bu Elçi Rashad Khalifa (Reşad Halife) dır.
Durun hemen, bunu ben söylemiyorum. Yine Kurandan, yani
Rabbimizden öğreniyoruz.
En önemli kriterle başlayalım.
1. Kendisinin Allah'ın Elçisi olduğunu gösteren bilgisayar
çağına uygun büyük bir mucize (74.35) ile geldi. Kur'andaki 19 mucizesi ile
gönderildi. Bu mucizeyi inceleyin lütfen.
2. Bu mucize ile Kur'anın ve diğer kitapların Allah'tan
geldiği matematiksel olarak, hiçbir ateistin, hristiyanın, yahudinin...vs
itiraz edemeyeceği şekilde doğrulamış oldu.
3. Allah'ın herşeyi sayı ile tespit ettiği ortaya çıktı
[72.28]
4. Kıyametin tarihi Kur'andan gösterilmiş oldu.
5. Misakın Elçisi Tevhide yani Tek ve Yalnız kaynak olan
Kur'ana çağırdı.
Herkes kendi özgür iradesi ile ve aklını kullanarak
sorgulama yapıp inceleyebilir.
Yorumlar
Yorum Gönder